Sporsal etkinlikler yapmak ,bugünün
insanları için, hiç olmadığı kadar önemli bir husus haline gelmiştir. Dünya üzerinde gelir adaletsizliğinin
hat safhada olduğu bir döneme tanıklık ediyoruz, bir tarafta her türlü ,maddi nimetlerle
tanışmış, tıka basa mideye çalışan ,israf çukuruna düşmüş topluluklar, diğer
taraftan açlığın kol gezdiği aza kanaat etmek zorunda kalan insanlar, konumuz
bu değil tabi ki, ama bağımızı elbet kurmak zorundayız. Her iki gruptaki
insanların er yada geç zihinsel ve
fikirsel gelişim yaşamalarına bağlı olarak bir yerlerde durup vücutlarını da
incelediklerine eminiz. Allah’ın bizlere emanet ettiği bedenimize dikkat etmeleri
gerektiğini belli bir zamandan sonra anlıyorlar ,işin farkına vardıkların
da zararın neresinden dönersek kardır anlayışıyla
bir kısmı pes etmeyip emek sarf ediyor bazıları da yelkenleri indirip
olacakları bekliyorlar.Obezite günden güne artıyor bu bir gerçek bu tehlikenin çocuklarımıza
bulaşmaması için bilinçli hale gelmeliyiz.
İki büyük dünya savaşı yaşayan dünyamızda devletler insandaki
kan ve öldürme hissini köreltmek için spora ayrı bir önem vermeye başlamıştır.
Olimpiyatlar şampiyonalar, toplulukların birbiyle sporsal olarak kapıştığı arenalar
haline gelmiştir. Liderler sporsal başarılarla onure olmuşlardır. Her başarı
spora olan bakışı ve desteği daha da artırmıştır. Ülkemizde spora aç insanların
çok fazla olmasına rağmen ilgisizliğin her geçen gün daha da arttığını söylemek
doğru olacaktır. Kısa yoldan başarıya ulaşma duygusu, teknolojinin getirdiği tembellikler
vb. Günü birlik başarılarla gurur duyup sonrada hüsranlarla baş başa kalma
hikayelerimiz azımsanmayacak kadar çoktur. Bu hüsranlarda motivasyon ,planlama eksikliklerinin yeri çok büyüktür.
Çok konuşan az iş yapan bir topluluk haline gelmemeliyiz. .Bu sorunlarda
devletten tutun bizlerin de büyük hataları olmuştur acilen hatalardan geri dönmeli
yeni ufuklara yelken açmalıyız.
Sporsuz Bir millet Gerilemeye Mahkûmdur sözü gerçekleri
yansıtmıyor mu? Maddi açıdan bakacak olursak sporsal başarıları yoğun ülkeler
birçok alanda da gelişim göstermişlerdir.
Bir öğretmen ve eğitimci olarak şunları önerebilirim.
-Okullardaki içi doldurulmuş eğlenceli sportif etkinlik
derslerinin süresi arttırılmalı gereksiz müfredat konuları budanmalı sporla
ilgili dersler arttırılmalıdır.
-Yaş gruplarına göre sporsal etkinlikler belirlenip ,onlara
yönelik dayanıklı sportif alanlar inşa edilmeli.
Böyle alanların albenisi arttırılmalı ,yaptım oldu bitti anlayışından
vazgeçilmelidir.
-Ülke olarak geri kaldığımız sporlara ayrı bir önem
verilmeli
-Spor ve sağlıklı yaşam ile ilgili kamu spotları arttırılmalı
devlet büyüklerimiz ilgili faaliyetlere katılarak kamuoyu oluşturmalıdır.
-Her okul da olmasa da dört beş okulun bölgesinde kapalı
spor salonu ve havuz bulunmalı ,ayrıca her okulun spor alanları yeniden
yapılmalı modern hale getirilmelidir. Hala aklımdadır yaz olunca ismini
vermeyeyim bize yakın bir lisenin bahçesine giremezdik, girmeyi başarsak da basketbol
potalarının okul yönetimince söküldüğünü hatırlarım. Basketbol topunu bir şekilde
bulmuştum ama engeller çoktu.
-Özellikle okullar arasında sporsal müsabakalar arttırılmalı,başarılı
olan okullar öğrenciler ödüllendirilmeli.
-Okullar arasındaki müsabakalar yarışmalar yerel kanallarda
yayınlanmalı valilikçe desteklenmelidir. Türkiye çapındakiler ise ulusal kanallarda
yayınlanmalı motive edici ödüllerle bezenmeli devlet yetkililerimiz yoğun katılımıyla
hissiyat arttırılmalı.
-O Spor dalına ait yetenekli öğrenciler tespit edilip ehil antrenörlere
telim edilmelidir. Ahi teşkilatında olduğu gibi düşünsel olarak iyi beslenmeliler
,ahlaken,fiziken güçlendirilmeliler.
-Kaybetmenin bir son olmadığını aşılamalıyız her yenilginin
ilerdeki başarı için ,yol gösterici LEVHALAR olduğunu genç dimağlara anlatmalıyız.
-Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi -Ben sporcunun çevik
ve namuslusunu severim. İlkesine sahip çıkabilmeliyiz
-Bir çok aile çocuğunu yarış atı gibi derslere odaklıyor ara
sırada bir spor dalına ait faaliyete katıyor çoğunluğu da hevesi geçsin modun da
devamlılığı düşünmüyorlar. Bu durum bir çok yeteneğin yitip gitmesine neden
oluyor.
-Başarılı gösteren ülkelerin sistemleri daha iyi incelenmeli
bu işin birkaç günlük yada yıllık bir iş olmadığını ,bizi onlarca yıllık bir sürecin
beklediğini kafamızdan çıkarmamalıyız.
Benim durumumda olanlar artık gençlik gitti. Âmâ her zaman
yapılacak bir şeyler vardır.
Çok ağır sporlar yapmamak doğru olacaktır.
İmkanlar ölçüsünde haftada yada ayda bir yüzmeye gitmek
haftanın belli günlerinde aşırıya kaçmayacak şekilde yürümek sağlığımıza çok
iyi gelecektir, stresimiz minimal düzeye indirecektir.
Herkese içinde sporunda olduğu ,sağlıklı yaşam diliyorum.
Engin DEMİRCİ
16.04.2017
-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder